NASİHAT-I İSLÂMİYYE 17

Giydiğin libasların sana vaaz eder setri
Böyle âdablı insan dost tutar elbet Hızır'ı

Sû-i zannı reddeyler Din-i İslâm şiddetle
Son bulur evlilik hayatı, bu sebebden iddetle

Sû-i zandır, her vesîle-i vebâle şüphesiz
Bir kadın helâl olmaz, gayrisine iddetsiz

Ekseri zandır vebâl, insana yeter bu cürüm
Yıkar belde-i İslâm'ı hatta artar bu zulüm

Ehl-i zanda bulunmaz kemâlâttan bir eser
Çünkü her ehl-i zanda, Hakk râbıtasın keser

Zan ile verme karar, var ise aklı şuurun
Yırtılır perdeyi gurur, belki ref' olur nurun

İki göz, iki kulak karara değil mi kâfî
Ayrılma bu yoldan ki, desinler sana sofî

Şüphe mânevî bir hastalık, sirâyet-i felâket
Emin belde sayılır, kurtulursa bir memleket

Şüphesiz tevlid eder beşerde her adâveti
Akl-ı selîme dön ki, kalksın bu nefis dâveti